Tavaf, lügatta bir şeyin etrafında dönmek, dolaşmak anlamına gelmektedir. İslam’da ise Kabe’nin etrafının yedi defa dönülerek yerine getirilen bir ibadettir ve hacc esaslarından birini oluşturmaktadır.
Tavaf, Hacer-i Esved köşesinden veya hizasından başlayarak tavaf niyetiyle Kâbe’nin etrafında yedi defa dönmektir. Her bir dönüşe ‘Şavt‘ denir. Yedi şavt bir tavaf olur. Hacer-i Esved hizasına gelmeden: ‘Allah’ım! Senin rızan için Umre tavafı yapmak istiyorum. Bunu kolaylaştır ve kabul eyle’ diye niyet edilir. Tavafa başlamadan önce erkekler “Iztıba” yaparlar. Böylece Hacer-i Esved’in hizasına doğru gidilir. Bu esnada tekbir, tehlil getirilmesi ve dua edilmesi uygun olur. Hacer-i Esved’in hizasına varılınca eller, içleri Kâbe’ye doğru olacak şekilde namaza durur gibi omuz veya kulak hizasına kadar kaldırılıp ‘Bismillahi Allahu Ekber’ denildikten sonra Hacer-i Esved ‘istilam’ edilir. İstilam, elleri Hacer-i Esved’in üzerine koyup onu öpmek demektir. Ancak hac mevsiminde bu mümkün olmamaktadır. Bu sebeple Hacer-i Esved’e uzaktan elle işaret edilip sağ avucun içi öpülmekle yetinilir. Hacer-i Esved’i istilam etmek sünnettir. Başkalarına eziyet etmek ise haramdır. Sünneti yerine getireceğim diye insanlara eziyet vermekten ve böylece haram işlemekten şiddetle sakınılmalıdır.
Hac’da üç tavaf bulunmaktadır. Bunlar; kudüm, ziyaret ve veda (sadr) tavafıdır. Ayrıca bu tavaflar dışında isteğe bağlı olarak nafile ve umre tavafları da bulunmaktadır. Her tavafın farklı gayeleri vardır.
TAVAFIN SÜNNETLERİ
1) Tavafa Başlarken Hacer-i Esved veya Hizasına “Rükn- i Yemani” Tarafından Gelmek ve Hacer-i Esved’in Hizasında Tavafa Başlamak
2) Tavafın Başlangıcında ve Her Şavtın Sonunda Hacer-i Esvedi İstilam Etmek
Tavaf edecek kimse tavafa başlarken Hacer-i Esved hizasına gelince durmaksızın “Bismillahi Allahü ekber” diyerek Hacer-i Esved’i “istilam” eder. Bunu tavafın her şavtında tekrarlar.
Kalabalık değilse ve kimseye eziyet vermeyecekse Hacer-i Esved’i öper. Hz. Ömer (r.a) Hacer-i Esved’i öpmüş ve “çok iyi biliyorum ki sen faydası da zararı da olmayan bir taş parça- sısın. Eğer Rasulullah aleyhisselatu vesselam’ın öptüğünü görmeseydim seni öpmezdim” demiştir.
Kalabalık varsa Hacer-i Esved-i öpmez. Hacer-i Esved’i öpmek müstehap, insanları itip kakmak ve onlara eziyet vermek ise günahtır. Müstehap bir fiil ifa etmek için günah işlenmez.
Her şavtın başında, “Allah’ım! Sana iman ederek, Kitabını tasdik ederek, Sana verdiğim sözü yerine getirerek Peygamberimiz Muhammed aleyhiselatu vesselam’ın sünnetine uyarak Beytini tavaf ediyorum” der.
Tavafın her şavtında “Rükn-i Yemani” de istilam edilir, ancak öpülmez. Konuyla ilgili olarak sahebeden Abdullah b. Ömer (r.a), “Resulüllah aleyhisselatu vesselam tavafın her şavtında Rükn-i Yemani ile Hacer-i Esved’i istilam etmeden geçmezdi” demiştir.
Hacer-i Esved’i istilam, sünnet, Rüknü Yemani’yi istilam ise müstehaptır. Diğer köşeler istilam edilmez.
3) Remel Yapmak
Remel, koşmaksızın çalımlı ve süratli bir şekilde yürümektir. Sonunda sa’y yapılacak tavafların ilk üç şavtında erkeklerin remel yapmaları sünnettir. “Metaf”ta izdiham varsa “remel” yapılmaz. Çünkü kalabalıkta remel yapmak mümkün olmaz. Remel yapacağım diye insanlara eziyet vermek kesinlikle doğru değildir.
Remel esnasında şu duanın okunması müstehaptır: “Allah’ım! Haccımı mebrur, zenbimi mağfur, sa’yimi meşkûr eyle.”
4) Iztıba Yapmak
Iztıba; omuzlara alınan “rida”nın bir ucunu sağ koltuk altından geçirip sol omuz üzerine atıp sağ omuzu ve sağ kolu açık bırakmak demektir.
Erkeklerin kendisinden sonra sa’y yapılacak tavaflarda ıztıba yapmaları sünnettir. Ardından sa’y yapılmayan tavaflarda ıztıba yapılmaz.
Tavaf sona erince ıztıba da sona ereceğinden tavaf namazı kılınırken açıkta bırakılan omuz örtülür. Çünkü tavaf namazını omuz ve kol açık iken kılmak mekruhtur.
Peygamber Efendimiz aleyhisselatu vesselam, ile ashabı Hudeybiye antlaşmasının yapıldığı senede ifa edemedikleri umreyi ertesi sene kaza etmek üzere Mekke-i Mükerreme’ye girmelerinin arefesinde müşrikler, Müslümanları kastederek “Sıtmanın bitkin düşürdüğü bir topluluk yarın Mekke’ye gelecek” diye dedikoduya başlamışlardı. Peygamber efendimiz de, kendisinin ve ashabının bitkin düşmediklerini, aksine güçlü olduklarını onlara göstermek maksadıyla Ka’be’yi tavaf ederken remel ve ıztıba yapmış, ashabının da böyle yapmalarını emretmiştir.
Abdullah b. Abbas (r.a), “Resulüllah aleyhisselatu vesselam ve ashabı, C’irane’de umre için ihrama girdiler. Ka’be’yi tavaf ederken remel yaptılar ve ridalarını sağ koltuklarının altına alıp ucunu da sol omuzlarının üzerine atarak ıztıba yaptılar” demiştir.
5) Tavafı Mümkün Oldukça Ka’be’nin Yakınında Yapmak
Bu sünneti yerine getirmek için, erkekler, başkalarına eziyet vermeden ve kendileri de eziyet görmeden mümkün olduğu kadar Ka’be’ye yaklaşarak tavaflarını yaparlar.
Kadınlar, mümkün olduğu kadar tenha yerden tavaf etmeye çalışmalıdırlar.
6) Müvalat
Tavafın şavtlarını, ara vermeden peş peşe yapmak sünnettir. Bir kimsenin tavaf esnasında abdesti bozulsa veya kendisinde guslü gerektiren bir hal vuku bulsa abdestini tazeler veya boy abdesti alır, tavafına kaldığı yerden devam edebilir. Ancak tavafı bütünüyle yeniden yapması daha faziletlidir. Tavaf tamamlanmadan ezan okunursa, tavafa ara verip namazı kıldıktan sonra tavafa kaldığı yerden devam edebilir.
Cenaze namazı veya nafile bir namaz kılmak için tavafa ara vermek mekruhtur.
Maliki ve Hanbelî mezheplerine göre tavafın şavtlarını peş peşe yapmak vacip, Şafii mezhebine göre sünnettir. Tavafa ara veren kimsenin bu tavafı yeninden yapması gerekir. Bu itibarla tavafın şavtlarını ara vermeden yapmaya özen gösterilmelidir.
7) Dua Etmek
Tavaf esnasında istenilen dua yapılabileceği gibi Kuran-ı Kerim de okunabilir. Ancak Peygamber Efendimiz aleyhisselatu vesselam’ın okumuş olduğu duaları okumak daha faziletlidir. Buna göre;
– Her şavtın başlangıcında; “Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim. Her türlü övgü Allah’a mahsustur. Allah’tan başka ilah yoktur. Allah en büyüktür. Kuvvet ve kudret ancak yüce ve azametli Allah sayesinde vardır. Allah’ım! Sana iman ederek, Kitabını tasdik ederek, Sana verdiğim söze bağlı kalarak, Peygamberin Muhammed aleyhisselatu vesselam’ın sünnetine uyarak tavaf ediyorum”
– Ka’be’nin kapısının önünde veya hizasında; “Allah’ım! Bu ev senin evindir, bu harem senin haremindir, güvenlik senin güvenliğindir, burası, cehennem ateşinden sana sığınanların makamıdır”
– Rükn-i Yemani ile Hacer-i Esved arasında; “Rabbimiz! Dünyada bize bir iyilik ver, ahirette de bir iyilik ver ve bizi cehennem azabından koru”
dualarının okunması müstehaptır.
8) Tavafı Huşu İle Yapmak
Tavaf eden kimse, ibadet halinde bulunduğunun bilincinde olmalı, huşua aykırı davranışlardan kaçınmalıdır.
9) Tavaftan Sonra Zemzem İçmek
Zemzem içerken e’üzü besmele çekilir ve “Allah’ım! Senden yararlı ilim, bol rızık, her türlü dert ve hastalıktan şifa istiyorum” diye dua edilir.
Mümkün olursa zemzem ile abdest alınır, ancak zemzem istincada ve necasetlerin temizlenmesinde kullanılmaz.
Peygamberimiz aleyhisselatu vesselam,“Zemzem hangi maksatla içilirse o maksat içindir” buyurmuştur.
10) Vücutta, Elbisede ve Metafta Necaset Bulunmaması
Tavaf eden kimsenin bedeninde, giysilerinde veya metafta pislik bulunmaması sünnet, diğer mezheplere göre şarttır. Bu mezheplerin delili aşağıdaki hadistir:
Peygamberimiz aleyhisselatu vesselam,“Beyti tavaf etmek de namaz (kılmak) gibidir. Dolayısıyla tavaf ederken fazla konuşmayın” buyurmuştur.
Buna göre bir kimse elbise veya bedeninde necaset varken tavaf etse Hanefi mezhebine göre tavaf geçerli olur ancak bu kimse mekruh işlemiş olur. Diğer mezheplere göre bu tavaf geçerli olmaz, yeniden yapılması gerekir.