Umra, bir kimsenin, mülkiyeti kendinde kalmak kaydıyla, yaşadığı sürece ücretsiz olarak kullanmak üzere bir akarı diğerine vermesidir. Malikîlere göre sadaka, ihsan kabilinden olan bu işlem, bir nevi ariyet akdi olup, temlik ifade etmez. İkâmet edenin vefat etmesi üzerine ev, sahibine veya mirasçılarına geri döner. Ancak içerisinde Hanefîlerin de bulunduğu fakihlerin çoğunluğuna göre, “evimi sana umrâ yaptım” şeklinde sadece umrâ lafzının kullanılması halinde, bu bir hibedir, dolayısıyla ölümden sonra hibe edene geri gelmesi söz konusu değildir. Ancak, umrâ lafzını açıklayan bir kayıt getirilirse, sadece kullanımını veya evin ikâmetini verdiğini belirtirse geçerli olur ve ölümünden sonra geri döner.