Amr İbnu Şuayb (an ebihi an ceddihi) tarikinden anlatıyor: “Resulullah (sav)’a bir kadın, beraberinde bir kızı olduğu halde geldi. Kızın elinde, altından kalın iki bilezik vardı. “Bunların zekatını verdin mi?” diye Resulullah (sav) kadına sordu. Kadın: “Hayır!” diye cevap verdi. Resulullah (sav): “Kıyamet günü Allah’ın, onları sana ateşten iki bilezik yapması seni memnun eder mi?” dedi. Bunun üzerine kadın, bilezikleri derhal çıkarıp Resulullah (sav)’ın önüne bıraktı ve: “Bunlar Allah ve Resulüne aittir!” dedi.
Ravi: Amr İbnu Şuayb
Kaynak: Ebu Davud, Zekat 3, (1563); Nesai, Zekat 19, (5, 38); Tirmizi, Zekat 12, (637)
Bana ulaştı ki, Ümmü Beleme (ra) şöyle demiştir: “Ben altından zinetler takınıyordum. Bir gün: “Ey Allah’ın Resulü! Bu, (Kur’an’da yasaklanan) kenz sayılır mı?” diye sordum. Bana şöyle cevap verdi: “Zekatı verilecek miktara ulaşan şeyin zekatı verilirse kenz sayılmaz.” (Teysir, hadisi Muvatta kaynaklı olarak zikretmiştir. Bir galat yoksa, Muvatta’nın mütedavil olmayan bir nüshasında görülmüş olabilir)
Ravi: Ata
Kaynak: Ebu Davud, Zekat 3, (1564)
Hz. Aişe (ra) kardeşi Muhammed’in yetim kızlarını terbiyesine almış, onları hacr devrelerinde himaye ediyordu. Kızların (kendi mülkleri olan) zinetleri vardı. Hz. Aişe bu zinetler için zekat vermiyordu.
Ravi: Kasım İbnu Muhammed
Kaynak: Muvatta, Zekat 10, (1, 260)
Nafi’, İbnu Ömer (ra)’den anlatıyor; “İbnu Ömer, kızlarını ve cariyelerini altınla tezyin eder, fakat bu zinetler için zekat vermezdi.”
Ravi: Nafi’
Kaynak: Muvatta, Zekat 11, (1, 250)