Mescide uğramıştım, gördüm ki halk, zikri terkedip malayani konulara dalmış, konuşuyor. Hz. Ali (ra)’ye çıkıp durumdan haberdar ettim. Bana: “Doğru mu söylüyorsun, öyle mi yapıyorlar?” dedi, Ben: “Ben Resulullah (sav)’ın şöyle söylediğini işittim: “Haberiniz olsun bir fitne çıkacak!” Ben hemen sordum: “Bundan kurtuluş yolu nedir Ey Allah’ın Resulü?” Buyurdu ki: “Allah’ın Kitabı (na uymak)dır. O’nda sizden önceki (milletlerin ahvaliyle ilgili) haber, sizden sonra (kıyamete kadar) gelecek fitneler ve kıyamet ahvali ile ilgili haberler mevcut. Ayrıca sizin aranızda (iman-küfür, itaat-isyan, haram-helal vs. nevinden) cereyan edecek ahvalin de hükmü var. O, hak ile batılı ayırdeden ölçüdür. O’nda herşey ciddidir, gayesiz bir kelam yoktur. Kim akılsızlık edip, O’na inanmaz ve O’nunla amel etmezse, Allah onu helak eder. Kim O’nun dışında hidayet ararsa Allah onu saptırır.O Allah’ın sağlam ipidir. O, hikmetli olan zikirdir, O dosdoğru yoldur. O, kendine uyan hevaları koymaktan, kendisini (kıraat eden) delilleri iltibastan korur. Alimler ona doyamazlar. Onun çokça tekrarı usanç vermez, tadım eksiltmez. İnsanı hayretlere düşüren mümtaz yönleri son bulmaz, tükenmez, O öyle bir kitaptır ki, cinler işittikleri zaman şöyle demekten kendilerini alamadılar: “Biz, hiç duyulmadık bir tilavet dinledik. Bu doğruya götürmektedir, biz onun (Allah kelamı olduğuna) inandık” (Cin, 1). Kim ondan haber getirirse doğru söyler. Kim onunla amel ederse ücrete mazhar olur. Kim onunla hüküm verirse adaletle hükmeder. Kim ona çağrılırsa, doğru yola çağrılmış olur. Ey A’ver, bu güzel kelimeleri öğren.”
Ravi: Haris el-A’ver
Kaynak: Tirmizi, Sevabu’l-Kur’an 14, 2908
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Bir grup, Kitabullah’ı okuyup ondan ders almak üzere Allah’ın evlerinden birinde bir araya gelecek olsalar, mutlaka üzerlerine sekinet iner ve onları Allah’ın rahmeti bürür. Melekler de kanatlarıyla sararlar. Allah, onları, yanında bulunan yüce cemaatte anar.”
Ravi: Ebu Hüreyre
Kaynak: Ebu Davud, Salat 349, 1455
Resulullah (sav): “Sizden kim evine döndüğü zaman üç adet gebe, iri, semiz deve bulmayı istemez?” diye sordu. “Hepimiz isteriz” diye cevap verdik, “öyle ise, buyurdu, kim namazda üç ayet okusa bu ona, üç iri ve semiz deveden daha hayırlıdır”
Ravi: Ebu Hüreyre
Kaynak: Müslim, Salatu’l-Müsafirin, 250 (802)
Biz Suffa’da iken Resulullah (sav) (dışarı) çıkarak: “Hanginiz hergün hiç günah işlemeden ve akrabalık bağlarını da bozmadan Buthan’a veya Akik’e gidip oradan (zahmete ve masrafa girmeden) iki adet iri hörgüçlü dişi deve tutup getirmeyi ister?” diye sordu. Biz: “Ey Allah’ın Resulü bunu hepimiz isteriz” dedik. Hz. Peygamber (sav): “O halde birinizin mescide gidip orada Allah’ın kitabından iki ayeti öğrenmesi veya okuması, kendisi için iki deveden daha hayırlıdır. Üç ayet onun için üç deveden, dört ayet onun için dört deveden ve okunacak ayetler kendi sayılarınca deveden daha hayırlıdır” buyurdular.
Ravi: Ukbetu’bnu Amir
Kaynak: Müslim, Salatu’l-Müsafirin 251; Ebu Davud, Salat 349,1456
Hz. Peygamber (sav)’i dinledim, şöyle diyordu: “Kur’an-ı Kerim’den tek harf okuyana bile bir sevab vardır. Her hasene on misliyle (kayde geçer). Elif-Lam-Mim bir harftir demiyorum, Aksine elif bir harf, lam bir harf ve mim de bir harftir.”
Ravi: İbnu Mes’ud
Kaynak: Tirmizi, Sevabul-Kur’an 16, 2912
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Cenab-ı Hakk, Kur’an-ı Kerim’i (güzel bir sesle açıktan okuyan bir peygamere kulak ver(ip sevabı bol kıl)diği kadar hiçbir şeye kulak ver(ip mükafaat ihsan et)memiştir”
Ravi: Ebu Hüreyre
Kaynak: Buhari, Tevhid 32, 52, Fedailul-Kur’an 19; Müslim, Müsafirin 232, 233, 234; Ebu Davud, Vitr 20; Tirmizi
Buhari’nin bir rivayetinde Resulullah (sav) şöyle buyurmaktadır: “Kur’an’ı teganni etmeyen bizden değildir.” (Sahabeden biri, bununla) açıktan okumayı kastediyor demiştir.
Ravi:
Kaynak: Buhari, Tevhid, 32, 44
Hz. Peygamber (sav)’ın şöyle söylediğini işittim: “Allah, geceleyin Kur’an okuyan bir kula kulak verdiği kadar hiçbir şeye kulak verip dinlemez. Allah’ın rahmeti namazda olduğu müddetçe kulun başı üstüne saçılır. Kullar, ondan çıktığı andaki kadar hiçbir zaman Allah’a yaklaşmış olmaz.” (Ebu’n Nadr der ki: “Ondan” tabiriyle “Kur’an’dan” denmek istenmiştir)
Ravi: Ebu Umame
Kaynak: Tirmizi, Sevabul-Kur’an, 17, 2913 (13)
Resulullah (sav)’ı dinledim şöyle diyordu: “Kur’an’ı cebren (açıktan) okuyan, sadakayı açıktan veren gibidir. Kur’an’ı gizlice okuyan, sadakayı gizlice veren gibidir.”
Ravi: Ukbe İbnu Amir
Kaynak: Tirmizi, Sevabu’l-Kur’an 20, 2920; Ebu Davud, Salat 315, 1333; Nesai, Zekat 68
Bir adam: “Ey Allah’ın resulü, Allah’a hangi amel daha sevimlidir?” diye sordu. Resulullah (sav): “Yolculuğu bitirince tekrar yola başlıyan” cevabını verdi. “Yolculuğa bitirip tekrar başlamak nedir?” diye ikinci sefer sorunca: “Kur’an’ı başından sonuna okur, bitirdikçe yeniden başlar” cevabını verdi.
Ravi: İbnu Abbas
Kaynak: Tirmizi, Kıraat 4,2949
Resulullah (sav), buyurdular ki: “Aziz ve celil olan Allah diyor ki: Kim, Kur’an-ı Kerim’i okuma meşguliyeti sebebiyle benden istemekten geri kalırsa, ben ona, isteyenlere verdiğinden fazlasını veririm.”
Ravi: Ebu Said
Kaynak: Tirmizi, Sevabul-Kur’an 25, 2927
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Kim Kur’an’ı okur ve onunla amel ederse, kıyamet günü babasına bir taç giydirilir. Bu tacın ışığı, güneş dünyadaki herhangi bir evde bulunduğu takdirde onun vereceği ışıktan daha güzeldir, öyleyse, Kur’an’la bizzat amel edenin ışığı nasıl olacak, düşünebiliyor musunuz?”
Ravi: Sehl İbnu Muaz el-Cuheni
Kaynak: Ebu Davud, Salat, 349,1453
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Kim Kur’an’ı okur, ezberler, helal kıldığı şeyi helal kabul eder, haram kıldığı şeyi de haram kabul ederse Allah, o kimseyi cennete koyar. Ayrıca hepsine cehennem şart olmuş bulunan aliesinden on kişiye şefaatçi kılınır.”
Ravi: Ali
Kaynak: Tirmizi, Sevabul-Kur’an 13,2907
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Kur’an’ı okuyup ona sahip çıkan kimseye (ahirette): “Oku ve (cennetin derecelerine) yüksel, dünyada nasıl ağır ağır okuyor idiysen öyle oku. Zira senin makamın, okuduğun en son ayetin seviyesindedir” denir.”
Ravi: Abdullah İbnu Amr İbni’l-As
Kaynak: Ebu Davud, Vitr, 20, 1464; Tirmizi, Sevabu’l-Kur’an 18, 2915; İbnu Mace, Edeb 52, 3780
Resulullah (sav) şöyle buyurdu: “Kur’an’da mahir olan (hıfzını ve okuyuşunu güzel yapan), Sefere denilen kerim ve muti meleklerle beraber olacaktır. Kur’an’ı kekeleyerek zorlukla okuyana iki sevap vardır.”
Ravi: Aişe
Kaynak: Buhari, Tevhid 52; Müslim, Müsafirin 244; Ebu Davud, Vitr 14, (1454); Tirmizi, Sevabu’l-Kur’an 13,
Anlattığına göre, geceleyin, (hurma harmanında iken) Kur’an’dan Bakara suresini okuyordu. Hemen yakınında da atı bağlı idi. Birden bire atı şahlandı. Bunun üzerine sükut ederek okumayı bıraktı. At da sükünete geldi. Üseyd tekrar okumaya başlayınca at yine şahlandı. Üseyd yine sükut edince at da sükünete erdi. Az sona yine okumaya başlayınca at da şahlanmaya başladı. Oğlu Yahya, ata yakındı. Ona bir zarar vermesin diye attan uzaklaştırmak için yanına gitti. Bir ara başını göğe kaldırınca bir de ne görsün! Gökte şemsiye gibi bir şey ve içerisinde kandilimsi nesneler var. Sabah olunca koşup gördüklerini Resulullah (sav)’a anlattı. Hz Peygamber (sav) kendisine: “O gördüklerin neydi bilir misin?” diye sordu. “Hayır!” cevabı üzerine açıkladı: “Onlar melaike idi. Senin sesine gelmişlerdi. Sen okumaya devam etseydin onlar seni sabaha kadar dinleyeceklerdi. Öyle ki, sabahleyin herkes onları seyredebilecekti çünkü halktan gizlenmiyeceklerdi.”
Ravi: Üseyd İbnu Hudayr
Kaynak: Buhari, Fedailul-Kur’an 15; Müslim, Müsafirin 242, (796)
Bir zat Kehf suresini okuyordu. Yanında da iki uzun iple bağlı olan atı duruyordu. Derken etrafını bir bulut kapladı. Ve bu bulut ona yaklaşmaya başladı. At da bu durumdan huysuzlanmaya, ürkmeye koyuldu. Sabah olunca adam Resulullah (sav)’a gelip vak’ayı anlattı. Hz. Peygamber (sav) ona şu açıklamada bulundu: “Bu sekinet idi, Kur’an için inmişti”
Ravi: el-Bera
Kaynak: Buhari, Fedailu’l-Kur’an 11; Müslim, Müsafirin 240, 241, (795); Tirmizi, Sevabu’l-Kur’an 6, 2887
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Kur’an okuyan mü’minin misali portakal gibidir. Kokusu güzel tadı hoştur. Kur’an okumayan mü’minin misali hurma gibidir. Tadı hoştur fakat kokusu yoktur. Kur’an’ı okuyan facir misali reyhan otu gibidir. Kokusu güzeldir, tadı acıdır. Kur’an okumayan facirin misali Ebu Cehil karpuzu gibidir, tadı acıdır, kokusu da yoktur.”
Ravi: Ebu Musa
Kaynak: Buhari, Et’ime 30, Fedailu’l-Kur’an 17, 36, Tevhid 57; Müslim, Müsafirin 243; Ebu Davud, Edeb 19, 43
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Sizin en hayırlınız Kur’n’ı Kerim’i öğrenen ve öğretendir.”
Ravi: Osman
Kaynak: Buhari, Fedailu’l-Kur’an 21; Tirmizi, Fedailu’l-Kur’an 15, 2909; Ebu Davud, Salat 349, 1452; İbnu Mace
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Hafızasında Kur’an’dan hiçbir ezber bulunmayan kişi harab olmuş bir ev gibidir.” (Tirmizi hadisin sahih olduğunu söylemiştir)
Ravi: İbnu Abbas
Kaynak: Tirmizi, Sevatbu’l-Kur’an 18, 2914
Resulullah buyurdular ki: “Kur’an-ı Kerim okuyan bir kimse sonradan (terkeder ve okumayı) unutursa kıyamet günü cüzzamlı olarak Allah’a kavuşur.”
Ravi: Sa’d İbnu Ubade
Kaynak: Ebu Davud, Vitr 21,1474
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Ümmetime verilen ücretler bana arzedildi. Bunlar arasında bir kimsenin mescidden kaldırıp attığı bir çöp için verilmiş olanı da vardı. Keza ümmetimin işlediği günahlar da bana arzedildi. Bunlar arasında, bir kimsenin lütf-i İlahi olarak öğrenip de sonradan unuttuğu bir sure veya ayet sebebiyle kazandığından daha büyüğünü görmedim”
Ravi: Enes
Kaynak: Ebu Davud, Salat 16, 461; Tirmizi, Sevabu’l-Kur’an 19, 2917
Anlattığına göre, İmran, Kur’an okuyan, arkasından da buna mukabil halktan dünyalık taleb eden birisine rastlamıştı. “İnna lillahi ve inna ileyhi raci’un”, deyip arkasından şu açıklamayı yaptı: “Hz. Peygamber (sav)’ın şöyle söylediğini işittim: “Kim Kur’an okursa (isteyeceğini) Allah’tan istesin. Zira bir takım insanlar zuhur edecek, onlar Kur’an okuyup, okudukları mukabilinde halktan (dünyalık) isteyecekler.”
Ravi: İmran İbnu Husayn
Kaynak: Tirmizi, Sevabu’l-Kur’an 20, 2918
Resulullah (sav) buyurdular ki: “Kur’an’ın haram kıldığı şeyleri helal addeden kimse Kur’an’a inanmamıştır.”
Ravi: Süheyb
Kaynak: Tirmizi, Sevabul-Kur’an 20, 2919
Resulullah (sav) düşman arazisine Kur’an-ı Kerim’le birlikte askeri seferi yasakladı.”
Ravi: İbnu Ömer
Kaynak: Buhari, Cihad 129; Müslim, İmamet 92, 93, 94, (1869); Ebu Davud, Cihad 88, (2610); İbnu Mace, Cihad