Dokuz doğurmak
* Bir şeyi heyecanla ve sabırsızlıkla beklemek.
* Bir işi güçlükle ve sıkıntı içinde sonuca ulaştırmak.
* Merakla, heyecanla, sabırsızlıkla, sıkıntı çekerek beklemek.
* Bir kimseyi, bir olayın sonucunun gelmesini dört gözle beklemek, sabırsızlıkla gelişmelerin neticelenmesini bekleyerek fazlasıyla heyecanlanmak.
Örnek: İşe geç kalmıştı, yeni araba gelinceye kadar dokuz doğurdu.
Dokuz doğurmak deyiminin hikayesi kısaca
Gece sokağa fenersiz çıkmanın yasak olduğu bir gün adamın birisi, doğum yapan karısı için bir ebe bulmak amacıyla sokağa fırlamış fakat yolda paşanın adamları tarafından yakalanmış. Sorguda kendisinden önceki herkesin falaka ve benzeri cezalarla cezalandırıldığını görünce endişelenmeye başlamış. Sıra kendisine geldiği zaman durumunu anlatmış ve affedilmiş. Bir ebe bulup eve gittiği zaman ise karısını çoktan doğurmuş bulmuş. Karısı onu geç kaldığı için azarladığı zaman, adam karısına dönerek, ” Kadın, sen burada bir kez doğurduysan ben sorguda dokuz doğurdum.” diyerek, cevap vermiş.
DEYİM NEDİR?
Deyim, dil biliminde, kavramları, durumları hoşa giden bir anlatımla ya da özel bir yapı ya da söz dizimi içinde belirten ve çoğunlukla gerçek anlamlarından ayrı anlamlara gelen sözcüklerden oluşan kalıplaşmış sözcük topluluğu ya da cümledir. İki veya daha çok sözcükten kurulu bir çeşit dil ifadesi olan deyimler, duygu ve düşünceleri dikkati çekecek biçimde anlatan ad, önad, belirteç, yalın ve birleşik eylem görünüşlü dilsel yapılardır. Ya tam bir tümcedirler ya da bir söz öbeğidirler.
Diğer bir deyişle Deyim; Genellikle gerçek anlamından uzaklaşmış birden çok sözcükten oluşan, bir kavramı ya da durumu karşılayan kalıplaşmış sözcük gruplarına “deyim” denir.