Atasözü; Atalarımızın uzun denemelere dayanan yargılarını, tecrübelerini, bilgece düşünce ya da öğüt olarak ifade eden ve kalıplaşmış biçimleri bulunan kamuca benimsenmiş özlü sözlerdir.
Deyim ise; Genellikle gerçek anlamından uzaklaşmış birden çok sözcükten oluşan, bir kavramı ya da durumu karşılayan kalıplaşmış sözcük gruplarıdır.
Yalancının mumu yatsıya kadar yanar
* Yalancı bir kimsenin söylediği söz yalan ise durum çok geçmeden anlaşılır ve söyleyenin yalanı ortaya çıkar. Çünkü namı yalancı olarak bilindiğinden yaptığı her iş, söylediği her söz araştırılır. (Sanki onun mumu bile yalancıdır ve hava kararmaya başladıktan az sonra tükenip söner.)
* Yalanı uzun süre doğru diye yutturmak mümkün değildir. Bir kimsenin söylediği söz yalan ise durum çok geçmeden anlaşılır ve söyleyenin yalancı olduğu ortaya çıkar. Ayrıca hayatını yalancılık üstüne kurmuş kişiler, yalanlarına destek olacak tedbirler alır ve bunun için bir çok masraf yapmaktan çekinmezler.
* Yalancıların yalanları çok geçmeden ortaya çıkar. Yalancı, söylediği sözlerle gerçekleri saklayarak başkalarını aldatmaya çalışandır. Yalanın da karşıtı, gerçektir. Gerçeği uzun bir süre saklamaya kimsenin gücü yetmez. Çünkü insan gerçekler içinde yaşamak istediği için, saklanan gerçekleri er geç ortaya çıkarmak için çalışır, çabalar. Sonunda gerçeği bulur ve gerçeği, yalanlarıyla saklamaya kalkanları ortaya koyar. Tıpkı atasözümüzde olduğu gibi. Yalancının mumu, yalan olan bir mumdur. Gerçek mumun görevini yapmaz. Yani karanlıkları aydınlatmaz. Yalancının yalan mumu da kendisine ihtiyaç duyulacağı yatsı zamanı kendisinden beklenen görevi yapmayınca, gerçek olmadığı anlaşılır.