Atasözü; Atalarımızın uzun denemelere dayanan yargılarını, tecrübelerini, bilgece düşünce ya da öğüt olarak ifade eden ve kalıplaşmış biçimleri bulunan kamuca benimsenmiş özlü sözlerdir.
Deyim ise; Genellikle gerçek anlamından uzaklaşmış birden çok sözcükten oluşan, bir kavramı ya da durumu karşılayan kalıplaşmış sözcük gruplarıdır.
Kızı gönlüne (keyfine) bırakırsan ya davulcuya varır, ya zurnacıya
* Evlenme çağındaki kızı büyükleri uyarmazlarsa uygun olmayan birisiyle evlenir. Çünkü yaşı gereği hem tecrübesiz, hem de eğlenceye düşkün olur ve ileriyi göremez. Bu bakımdan anne baba tarafından denetlenmeli, uyarılmalıdır.
* Evlenme çağındaki kız eğlenceye düşkün olur. Büyükleri onu uyarmazlarsa, hoşlandığı,uygun olmayan birisiyle evlenir.
* Evlenme çağındaki kız uçarı ve eğlenceye düşkün olur. İnsanları görünüşlerine göre değerlendirir. Büyükleri onu uyarmazlarsa, hoşlandığı fakat uygun olmayan birisiyle evlenir.
* Evlenecek kızın anne babasının uyarılarına ihtiyacı vardır. Evlenecek kız, gençlik çağında olur. Delidoludur. Duygusal hareket eder. Oysa evlilik, tamamen duygusal bir temel üzerine oturtuiamaz. Bazı kurallarının mantık kurallarına uygun olması gerekir. Duygunun hakim olduğu gençlik çağında, kişiler eğlenceye düşkün olurlar. Genç kızlar da evlilikte özgür bırakılırlarsa, her şeyi böyle duygularla değerlendireceklerinden, sağlıklı eş seçimi yapamayacaklardır. Evliliğin ne olduğunu görmüş, yaşamış anne babaların onlara yardımcı olmaları, gerekli uyarılarda bulunmaları gerekir.