Atasözü; Atalarımızın uzun denemelere dayanan yargılarını, tecrübelerini, bilgece düşünce ya da öğüt olarak ifade eden ve kalıplaşmış biçimleri bulunan kamuca benimsenmiş özlü sözlerdir.
Deyim ise; Genellikle gerçek anlamından uzaklaşmış birden çok sözcükten oluşan, bir kavramı ya da durumu karşılayan kalıplaşmış sözcük gruplarıdır.
Hak yerde kalmaz
* Gerçek, doğru, adalet, insaf ve haklı kazanç hiçbir şekilde yok edilemez. Kişinin hakkı olan şey ya bu dünyada, ya da öbür dünyada kendisine verilir. Hakkı hor görenler, çiğnemeye kalkışanlar, inkâr edenler büyük bir aldanış içindedirler.
* Hak hor görülmez, çiğnenmez, inkar edilemez. Kimi insanlar kadir, kıymet bilmeseler bile, gün gelir insanın emeğini ve yeteneğini taktir edecek kimseler mutlaka karşısına çıkar. Bu olmasa bile, Allah kuluna sahip çıkar, onu umulmadık yerden rızıklandırır. Kısacası, emeğin, göz nurunun ve samimi gayretin karşılığı her halde ödenir.
* Emeğin karşılığı mutlaka alınır. İnsanın bir iş yapmak için harcadığı emek kutsal sayılır. Onu inkâr etmeğe kalkışmak insanlığa yakışmaz. Ayrıca inkâr edenler de kendilerini kandırırlar. Çünkü hak eden kişi her halde onu almak için çalışır ve alır. Yeter ki hakkını nasıl alabileceğini bilsin. Haklının hakkını alması için yardımcı olmak bir insanlık görevidir. Diğer taraftan, insanları iyi yola yönelten din kuralları da hakkı ve haklıyı koruduğu için hak kutsal sayılır. Dinimiz, emek harcayanın emeğinin alın teri kurumadan ödenmesini şart koşarak, hakka en büyük değeri vermiştir.