P harfi İle başlayan hayvanların isimleri yani baş harfi P ile başlayan hayvan isimleri hangileridir? İşte baş harfi P olan hayvan türleri nelerdir hakkında bilgi.
P harfi ile başlayan hayvan adı, resmi ve o hayvan hakkında bilgi
Palamut : (Sarda sarda), genellikle sıcak ve ılık denizleriden hem açık hem de kıyı taraflarında yaşayan kemiklibalıktır.Oldukça büyük ve keskin dişlerle kaplı olan ağzı, torpil biçimindeki bedeninin ucundadır. Sırtlarının genellikle mavimsi rengi, yanlara doğru gidildikçe karında gümüşi beyaza dönüşür.
Papağan : Papağan, papağansılar takımını oluşturan kıvrık gagalı, etli ve kalın dilli, parlak tüylü, sıcak yerlerde yaşayan kuş türlerine verilen ad. Ayrıca bu kuşların bazı türleri söylediğiniz bazı şeyleri tekrar edebilirler.
Pars : (Panthera pardus), Leopar olarak da bilinir, kedigiller (Felidae) familyasından Panthera cinsinin 4 büyük kedi türünden biri. Önceleri parsın, aslan ve panterin melezi olduğu düşünülüyordu. Leopar ismi de Latince Leo (aslan) ile panter manasında kullanılan Pard kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuştur.
Pekari : Pekari, pekarigiller familyasından olan çift toynaklı orta büyüklükteki memeli hayvanlara verilen ortak addır. Kuzey Amerika’nın güneybatısında ve Orta Amerika ile Güney Amerika’nın tamamında bulunurlar.
Pelikan : Monotipik pelikangiller (Pelecanidae) familyasını ve Pelecanus cinsini oluşturan iri su kuşu türlerinin ortak adı. Uzun gagaları, avlanmak için kullandıkları ve yutmadan önce gagalarıyla topladıkları avın bulunduğu suyu süzmeye yarayan geniş boğaz keseleri en ayırt edici özellikleridir.
Penguen : Penguen Dergisi, Türkiye’de ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yayınlanan haftalık-bağımsız mizah ve hiciv dergisidir. Dergi her hafta perşembe günü yayımlanır.
Peygamber devesi : Peygamberdevesi veya Mantid, Mantodea alttakımında yer alan ve hamam böcekleriyle birlikte Dictyoptera takımını oluşturan yaklaşık 1.800 böcek türünün ortak adıdır.
Piranha : Güney Amerika’daki akarsularda yaşayan, küçük ama yırtıcılığıyla dikkat çeken bir düzineyi aşkın balık türü Pirana adıyla bilinir. Piranalar etçil ve otçul olarak iki sınıfa ayrılır. Bu balıklar tatlı su balıklarıdır, tuzlu su da yaşayamazlar.
Pire : Siphonaptera takımını oluşturan kanatsız, küçük, kan emici 1.600 dolayında böcek türüne verilen genel bir addır. Tropik, astropik ve ılıman bölgelerden kutup bölgelerine kadar yayılmış olan bu böcekler özelleşmiş vücut yapıları sayesinde memelilerin ve kuşların derisine tutunarak kanlarını emer, konakları arasında yer değiştirirken son derece tehlikeli hastalıkları da bulaştırabilir.
Pisi balığı : Vücut üstten ve alttan yassılaşmıştır. Gözler vücudun sağ tarafında olup, gözlerin bulunduğu sırt yeşilimsi veya sarımsı kahverengi lekelerle kaplıdır. Sırt yüzgeci başta gözden, kuyruk yüzgeci kaidesine kadar devam eder, kuyruk yüzgeciyle birleşmez. Üst kısmının rengi esmer, kısmen kahverengi, koyu noktalı, alt tarafı ise beyazdır.
Piton : Afrika çöl pitonu, Ağaç pitonu, Avustralya Kaya pitonu, Burma pitonu vb. türleri olan bir yılan familyasıdır. Asya ve Afrika’da yaşar. Zehirsizdir ve dünyanın en uzun yılanlarındandır. Boyu 9 metreye varabilir.
Plankton : suda bulunan, hareket yeteneği akıntıya bağımlı olan canlılara verilen genel isimdir. Genellikle mikroskobik boyutta ve tek hücreli oldukları varsayılsa da, denizanaları veya kopmuş yosunlar da okyanusbilimciler tarafından plankton olarak tanımlanır.
Porsuk : (Meles meles), sansargiller (Mustelidae) familyasından memeli hayvan türü.Kuzey yarıkürede Asya ve Avrupa’nın belirli kısımlarında yaşayan, boyu 90 cm’yi, ağırlığı 20 kg’ı bulabilen, sırtı açık sarımsı-kurşuni, karın kesimi kestanerengi, bacakları ve karnının altı siyah renkli usta bir kazıcı olan porsuk, yeraltı tünellerinden oluşan karmaşık labirentler, odalar kazar.
Puma : (Puma concolor), Dağ aslanı, Kuzey ve Güney Amerika’da yaşayan, kedigiller (Felidae) familyasından yırtıcı bir hayvan türüdür. Bu büyük ve yalnız dolaşan kedi kuzeyde Kanada’nın Yukon bölgesinden güneyde And Dağları’nın güneyine kadar oldukça geniş bir alanda yaşar. Bulunduğu çevreye uyum sağlayabilen puma Amerika kıtasındaki belli başlı her habitatta yer alır.
Panda : Panda, kordalılar şubesinden, memeliler sınıfından ve otçullar takımından bir hayvandır. Panda yavruları yetişkin pandalara göre çok küçüktür. Doğduklarında ortalama 100 gram ağırlığında olurlar. Başka hiçbir memeli hayvanın yavrusu yetişkininden bu kadar küçük olarak dünyaya gelmez – kangurular hariç. Yeni doğan pandalar her iki saatte bir emzirilme ihtiyacı duyarlar. Beslenme aralarında da anne genelde yavrularını bırakmaz, ön ayaklarının üstünde onları taşımaya devam eder. Hareket halindeyken de yavrularını nazikçe ağzında taşır. Yavrular üç aylık olduğunda yürümeye başlarlar.
Panda yavrusu 1.5 yaşına geldiğinde 50 kg ağırlığına ulaşır ve bambu yiyebilecek kadar güçlü ve sert dişlere sahip olur. Artık onun için annesinin yanından ayrılma vakti gelmiştir.
Yetişkin pandaların çoğu yalnız yaşamayı tercih eder. Doğrusu pek de bir araya gelecek zaman bulamazlar, çünkü bu yavaş hareket eden hayvanlar günün 14 saatini bambu yiyerek geçirirler. Vahşi hayatta 1000, hayvanat bahçelerinde ise 100 kadar panda kaldığı sanılmaktadır. Artık nesli tükenmekte olan pandaların çoğu bambu ormanlarının yoğun olduğu Çin’in güneybatısındaki sisli, yağmurlu dağ eteklerinde yaşamayı tercih eder.
Pandalar bambu filizleri ve yapraklarından başka neredeyse hiçbir şey yemezler. Bazen balık ve diğer küçük hayvanlarla beslenebilirler, ama bambu, pandaların menüsünün %99’unu oluşturur. Pandalar çok yerler, hızlı yerler ve günlerinin 12 saatini yemeğe ayırırlar. Bunun sebebi şudur: yediklerinin yalnızca beşte birini sindirebilirler. Ayrıca bambu da pek besleyici sayılmaz. Bambunun sadece filizleri ve yaprakları değerli kısımlarıdır, bu yüzden yetişkin pandalar da sadece bu bölümlerle ilgilenir. Sağlıklı kalabilmeleri için bu 12 saat içinde kendi ağırlıklarının %15’i kadar yemeleri gerekir, bu yüzden de hızlı yerler. Pandaların azıdişleri çok geniş ve düzdür. Bu dişlerin şekli sayesinde bambu filizlerini, köklerini ve yapraklarını parçalayabilirler. Ön ayak bileklerinin kemikleri çok güçlüdür. Yiyeceklerini düzgün bir şekilde parçalayabilmek için önce bitkiyi ön ayaklarıyla sıkıca tutarlar.
Bazen pandaların bulunduğu alandaki tüm bambular doğal nedenlerle öldüğü zaman pandalar da açlıktan ölüyor, çünkü bambuların büyüyüp geliştiği diğer alanları bulamıyorlar. Çin hükümetinin yetkilileri ve bilim adamları pandaların hayatına devam edebilmesi için çalışmaya ve fikir üretmeye devam ediyor.
Pandalar biraz utangaç yaratıklardır, insanların bulunduğu bölgelere pek girmek istemezler. Bu da onların yaşam alanını oldukça kısıtlar. Ne yazık ki insanlar dağlarda daha yüksek yerlere yerleşmeye devam ettikçe pandaların yaşam alanı da küçülmeye devam ediyor.
4 Şubat’ta nesli tükenmekte olan pandalar için Dünya Pandalar Günü etkinliği düzenlenmektedir.